Devrimci önderlerimizi andık
Aydınlı’dan UİD-DER üyesi kadın işçiler
UİD-DER’de geçtiğimiz günlerde düzenlenen “Dövüşenler Ölenlerin Tutmaz Yasını” adlı İşçi Özeğitim Grubu seminerine katıldık. Bu etkinlikte, Ocak ayında hayatlarını yitiren Lenin, Rosa Luxemburg, Karl Liebknecht ve Mustafa Suphi’lerin ölüm yıldönümleri dolayısıyla anmaları yapıldı. Etkinlik arkadaşların slaytlar eşliğindeki sunumlarıyla başladı. Mücadeleyi anlatan şarkılar, marşlar söylendi, şiirler okundu. Etkinlikte bu devrimci önderlerin hayatları anlatıldı. İşçi sınıfının bu yiğit önderlerinin son nefeslerine kadar hayatlarını devrimci mücadeleye adadıklarını gördük. Etkinlikte tarihi olaylar diyalektik bir biçimde sunuldu.
I. Emperyalist Paylaşım Savaşı patlak verdikten sonra dünyanın her yerinde olduğu gibi Rusya’da da açlık, yoksulluk baş göstermeye başlamıştı. Diğer yandan da emperyalist savaş sonucu binlerce insan cephelerde ölüyordu. Rusya’da bu süreci doğru değerlendiren Lenin önderliğindeki Bolşevik Parti kitlelere önderlik ederek devrimin başarıya ulaşmasını sağladı ve işçi iktidarı kuruldu. Lenin, Rusya’da devrimin yaşaması için devrimin diğer ülkelere sıçraması gerektiğini biliyordu ve bu yüzden devrimci bir Enternasyonalin inşa edilmesi için büyük çaba gösterdi.
Rosa ve Karl Liebknecht de Almanya’da devrimin başarıya ulaşması için mücadele ettiler ama bütün çabalarına rağmen Almanya’da devrim yenilgiye uğradı. Alman Sosyal Demokrat Partisi Rosa ve Karl’ı tutuklatarak, kafalarına dipçiklerle vurdurarak öldürttü.
Mustafa Suphi ise, Rusya’da sürgünde kaldığı süreçte Bolşevik Partiyle ve komünist fikirlerle tanışmış, daha sonra Bakû’ye geçerek Türkiye Komünist Partisini kurmuştur. Amacı Türkiye’deki ulusal kurtuluş mücadelesini işçi iktidarına taşımak olan Mustafa Suphi ve yoldaşları, Kemalizmin oyununa gelerek Karadeniz’de katledildiler.
Bu devrimci önderler koşullar ne olursa olsun kararlı ve inançlı bir biçimde hayatları pahasına devrim için mücadele etmişlerdir. Seminerde de belirtildiği gibi, bu etkinliğin amacı burjuvazinin kendi önderlerini putlaştırdığı gibi devrimci önderleri putlaştırmak ya da onlar için yas tutmak değildi. Amacımız bu devrimci önderlerin hayatlarından ders çıkarmak ve onların devrimci yaşam biçimlerini örnek almaktır. Yeryüzünde kapitalizmin yol açtığı savaşların, sömürünün, baskıların ortadan kalkması için örgütlü mücadeleye katılalım ve daha fazla insan katalım!
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!