You are here
1 Mayıs’ta Umudumuz Yeşerdi
Esenyurt’tan bir metal işçisi
Bu sene de 1 Mayıs’ı ağır şartlarda karşıladık. Bir tarafta ekonomik yıkım diğer tarafta savaş, göç sorunu ve işsizlik. Biz işçilerin birikmiş nice sorunu bulunuyor, toplum nefessiz bırakılıyor. İşte bu şartlar altında UİD-DER işçilere umut oldu, nefes oldu. 1 Mayıs alanlarına, işçi sınıfının talepleriyle çıkan biz UİD-DER’li işçiler bulunduğumuz tüm bölgelerde gür sesimizle haykırdık. Ekonomik yıkımın faturasını ödemeyeceğimizi, eşit işe eşit ücret talebimizi, örgütlü olmanın hayat kurtardığını bir kez daha dosta düşmana haykırdık.
İşçilerin coşkusu, neredeyse her işkolundan işçilerin UİD-DER kortejinde buluşması görülmeye değerdi. Kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla tam bir işçi korteji oluşmuş ve güçlü bir şekilde sınıfımızın taleplerini haykırıyordu. Çevremizde bulunan emekçilerin alkışları, sloganlarımıza eşlik etmeleri ve bir kısmının kortejimizin arkasında bizimle yürümeleri bir işçi kortejinin nasıl olması gerektiğini gösteriyordu. Eski kuşak işçilerden üç kişiyle kısa bir sohbetim oldu. UİD-DER’in açılımını sordular ve ben de izah ettim. Grev ve direnişlerde, 1 Mayıslarda yani bütün mücadele alanlarında olduğumuzu anlattım. Bu yaşlı işçilerden biri, “çok duygulandık, umudumuzu yeşerttiniz, size çok teşekkür ederiz” dedi.
1 Mayıs tarihsel öneminin yanı sıra, güncel sorunlarımızı gündeme taşımak açısından da önemli bir fırsattır. Artan hayat pahalılığı, ev kiraları, alım gücümüzün sürekli düşmesi, antidemokratik uygulamalar vb. derken insanlar nefes alamayacak duruma geliyor. Karanlığın ağır bastığı koşullarda, örgütsüz işçiler el yordamıyla yolunu bulmaya çalışıyor. Doğal olarak da ya sağa sola çarparak yollarına devam ediyor ya da umutsuzluğa sürüklenerek çaresiz kalıyor. İşte böylesi zamanlarda 1 Mayıs’ın sönmeyen ateşi karanlığı yırtan bir meşaleye dönüşüyor. Sınıfımızın gerçeği şu sloganla özetleniyor: Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz!