You are here
Sendika Düşmanlığına, Ücret Gaspına Karşı İşçi Mücadeleleri
Polonez’de sendika düşmanlığına karşı direniş başladı
İstanbul Çatalca’da Polonez markasıyla üretim yapan Trakya Et ve Süt Ürünleri fabrikasında çalışan işçiler, Tekgıda-İş Sendikasında örgütlendiler. Polonez patronu işçilerin sendikal örgütlenmesini engellemek amacıyla 13 işçiyi çeşitli gerekçelerle işten attı. İşten atılan işçiler 19 Temmuzda fabrika önünde direnişe geçerken içerideki işçiler iş bırakarak durumu protesto ettiler. Atılan işçilerin geri alınmasını ve sendikalaşma hakkına saygı gösterilmesini istediler.
İşçileri bölmek ve sendikadan istifa ettirmek amacıyla Polonez patronu bu kez işçilerin ücretlerine zam yapma sözü verdi. İşçi arkadaşlarının geri alınmasını şart koşan işçiler, patronun bu oyununa gelmediler. Eylemlerin devam etmesi üzerine fabrika önünde sendikalarıyla birlikte bekleyen işçilerle, fabrika içindeki işçilerin iletişimini kesmek isteyen patron, yüksek sesle klasik müzik yayını yapmaya başladı. İşçilerin birbirlerini görmelerine engel olmak amacıyla da ter örgüleri suni çimlerle kapladı. Dahası haksız yere attığı işçilerin yerine de 150 kadar işçiyi işe alarak, işçilerin örgütlenmesinden duyduğu korkuyu ortaya çıkardı. Sendikalaşma hakkına sahip çıkmakta kararlı olan işçilerin mücadelesi sürüyor.
Şişli Belediyesi’nde işçiler ücretlerinin eksiksiz ve zamanında ödenmesi talebiyle eylem yaptı
İstanbul Şişli Belediyesinde Genel İş 3 No’lu Şube üyesi işçiler ücretlerinin parça parça ve geç yatırılmasını 22 Temmuzda protesto ettiler.
Şişli Belediyesi önünde toplanan işçiler adına basın açıklamasını Şube Sekreteri Neşe Karaçimen yaptı. Karaçimen şöyle konuştu: “Tek isteğimiz ekonomik şartların zor olduğu İstanbul’da, emeğimizin karşılığını eksiksiz ve tam almaktır. Eksik maaş almamıza rağmen biz işçiler iş görme ödevimizi eksiksiz olarak yerine getirerek, özveri ile çalışmaktayız. Ne yazık ki aynı özveri işveren tarafından gösterilmemekte, kazanılmış ücret haklarımız zamanında, düzenli ve tam yatırılmamaktadır. Bizler aldığımız maaşlarımızla geçinmeye çalışıyoruz ama artık geçinemiyoruz. Borçlarımız gelince, bankaya maaşımız eksik yatıyor bu ay eksik yatıralım diyemiyoruz, ev sahipleri zam veya kira talep ettiği zaman eksik maaş alıyoruz idare edin diyemiyoruz! Bu enflasyonist ortamda ve yoklukta aldığımız her bir kuruş alnımızın teri, ailemize götürdüğümüz ekmektir.” Eylem boyunca “İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız”, “Direne Direne Kazanacağız” sloganları atıldı.
İzBB’de çalışan kamu emekçileri bir günlük iş bıraktı
İzmir Büyükşehir Belediyesinde (İzBB) çalışan kamu emekçileri 24 Temmuzda bir günlük iş bıraktı. Tüm Bel-Sen ve belediye yönetimi arasında Mayıs ayından bu yana süren TİS görüşmelerinde “sosyal denge tazminatı” maddesinde anlaşma sağlanamaması üzerine iş bırakan kamu emekçileri Kültürpark’ta bir araya geleyerek CHP İl Başkanlığı önüne yürüdü.
Tüm Bel-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Cevdet Keleş, yüksek enflasyonun ücretlerini erittiğini belirterek, belediye meclisinde çıkan sosyal denge tazminatının üst sınırının arttırılmasını, önceki sözleşmeden doğan ikramiyelerin ödenmesini ve sözleşmenin bir an önce imzalanmasını istediklerini söyledi. Keleş sözlerini şöyle tamamladı: “Buradan ifade etmek isteriz ki, belediye emekçileri hiçbir baskıya boyun eğmemiştir, emekçilerin haklarına saldırı kimden gelirse gelsin mücadele etmiştir. Buradan CHP Genel Merkezini emekçileri, sendikaları, toplu sözleşme masasını yok sayan bu kararından vazgeçirmeye çağırıyoruz. Özgür toplu sözleşme masasının kurulmasını ve demokratik ortamın yaratılması için kendilerini göreve davet ediyoruz.”
“Kendimiz İçin Yürüdük…”