You are here
Sendika Düşmanlığına ve Ücret Gaspına Karşı İşçi Eylemleri
SASA-PTA Üretim Tesisi Şantiyesinde işçilerin ücret gaspına karşı direnişi kazanımla sonuçlandı
Adana’da bulunan SASA-PTA Üretim Tesisi şantiyesinde, taşeron Bismak bünyesinde çalışan 150’den fazla işçi 2 aydır gasp edilen ücretlerinin ödenmesi için direnişe geçti. 25 Ekimde işi durdurarak şantiye önünde eylem yapan işçilerin direnişi ikinci gününde kazanımla sonuçlandı.
İşçilerin Yapı ve Yol İşçileri Sendikası (Yapı Yol-İş) ile birlikte gerçekleştirdiği eylemde, milyarlarca lira teşvik alan SASA Holding’in ve bağlı taşeronların işçilerin sigorta primlerini asgari ücret üzerinden yatırarak vergi kaçırdığı, işçilere verilen güvenlik ekipmanlarının standartlara uygun olmadığı belirtilmişti. Sendika, işçilerin alacakları ödenmezse SASA’nın İstanbul ofisi önüne gideceklerini söylemişti.
“Biz evimize ekmek götüremiyorsak kimsenin huzuru olmayacak. Bizim çocuklarımız açken patronlar huzur bulamayacak” diyen işçilerin kararlı mücadelesi ikinci gününde sonuç verdi. Yapı Yol-İş Sendikasının yaptığı açıklamada, işçilerin tüm alacaklarının 10 Kasıma kadar ödeneceğine dair protokol yapılacağı ve protokolün ana firmalardan Metcon’un teminatını içereceği belirtildi.
Karşıyaka Belediyesi işçileri ücretlerinin zamanında ödenmesi talebiyle eylem yaptı
Karşıyaka Belediyesi Kent AŞ işçileri, 25 Ekimde belediye önünde eylem yaparak ücretlerinin zamanında ödenmemesini protesto etti. Örgütlü oldukları Genel-İş Sendikası 8 No’lu Şube ile birlikte eylem yapan işçiler, geçmiş alacaklarının bir an önce ödenmesini talep etti. Eylemde konuşan Şube Başkanı Deniz Şahin Gümüştekin, işçilerin Nisan ayında imzalanan TİS’ten kaynaklı geriye dönük 3 aylık alacakları olduğunu, Ağustos ücretinden yalnızca 7 bin lira yatırıldığını, Eylül ayı ücretlerinin ise yatırılmadığını belirtti. Belediye yönetiminin ödeme takvimi ile ilgili hiçbir bilgi vermediğini söyleyen Gümüştekin, “Buradan belediye başkanımıza soruyoruz, bu belediyede sadece Kent AŞ şirketinde çalışanlar mı fazlalık, neden sadece Kent AŞ çalışanlarının maaşları zamanında yatmıyor, siz bu belediyenin mülki amiri olarak buna neden müsaade ediyorsunuz? Kent AŞ çalışanlarının paraya ihtiyacının olmadığını mı düşünüyorsunuz? Sizin çalışanlarınızın işe gelmek için arkadaşından borç aldığından haberiniz var mı?” dedi.
Ücretleri ödenmeyen işçilerin kredi kartlarına borçlandığını, ev kiralarını, faturalarını ödeyemediğini, çocuklarına harçlık veremediğini söyleyen Gümüştekin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu enflasyonda, bu yoklukta aldığımız her bir kuruş bizim için hayati önem taşıyor, alnımızın teriyle çalışıyor, emeğimizin karşılığını istiyoruz. Çocuğumuzun cebine koyacağımız harçlığı, ödeyeceğimiz faturaları düşünmeden yaşamak istiyoruz. Maaşlarımızın ve ücret alacaklarımızın, zamanında ve düzenli olarak ödenmesini istiyoruz. Maaşlarımızın, parça parça değil, tek seferde ödenmesini istiyoruz. 26 ve 46 kodlarıyla, haksız hukuksuz yere işten çıkartılan arkadaşlarımızın bir an önce işlerine geri dönmelerini istiyoruz. İşçilerin sürekli ücret peşinde koştuğunu, sürekli eylemde olduğunu söyleyenler var, ancak biz buradan aylardır zamanında yatmayan ve parça parça yatan maaşlarımız yüzünden bu açıklamaları yapıyoruz. Ücretlerimiz yatmadığı sürece bu açıklamaları yapmaya ve hakkımızı alana kadar mücadele etmek için bu alanda olmaya devam edeceğiz.”
Betek Boya işçileri sendikal haklarının tanınması için uyarı eylemleri yapıyor
Kocaeli Gebze’de bulunan Betek Boya (Filli Boya) fabrikasında işçiler Petrol-iş Sendikasında örgütlendiler, çoğunluğu sağladılar. Betek Boya işçileri işverenin sendikanın yetkisine itiraz edip mahkemeye başvurarak toplu sözleşme masasına oturmamasını ve süreci uzatma çabasını protesto etmek amacıyla 15 Ekimden bu yana uyarı eylemleri gerçekleştiriyor.
İşçiler vardiya giriş ve çıkışlarında alkış ve sloganlarla yürüyerek, yemek saatinde çatal-kaşık vurarak seslerini yükseltiyor, “Sendika Hakkımız Engellenemez” diyorlar. Binden fazla işçinin çalıştığı fabrikada son olarak fazla mesaiye kalmama kararı alan işçiler, sendikal hakları tanınıncaya kadar eylemlerini sürdürmekte kararlılar.
Toplumu Zıvanadan Çıkarttılar
Özgür Olmak Demek…